İnebolu Emekli-Sen: ’YETER ARTIK, GEÇİNEMİYORUZ!’

Disk Emekli-Sen İnebolu Şubesi Başkanı Muammer Çelik ve yönetim kurulu üyeleri dün (14 Aralık), Cumhuriyet Alanı, Atatürk Anıtı önünde bir basın açıklaması yaptı:
“’Bizler artık yeter geçinemiyoruz, yaşayamıyoruz, isyan ediyoruz. Kiralar yatırılamıyor, faturalar ödenemiyor, eğitim ve öğrenim masrafları karşılanamıyor, taksitler sekteye uğruyor ve yoksullaşıyoruz. Birbirimizden kopuyoruz.”
‘’Saygı değer Emekli Dostlarım; Ömrünü ülkemizin kalkınmasına harcamış emekçiler, hepinizi sayı ve sevgilerimle selamlıyorum. Yaşadığımız şu günlerde sıkıntılarımızın ne olduğunu ve nasıl yaşadığımızı uzun uzun izah etmeye gerek yok. Çünkü bugünkü geçim cenderesi arasında hepimiz eziliyoruz. Çalışma hayatımız süresinde bizler emeğimizle ödediğimiz vergilerimizle, ödediğimiz SGK primlerimizle görevimizi yerine getirdik.”
“Dedik ki: Ben devletime primimi yatırdım. Yarın emekli olup çalışamadığım zaman bana baksın, elimden tutsun. Ölürsem, yetimlerime çocuklarıma, eşime baksın dedik. Dedik ama ödemeler eksik, yaşam standardı düşük ve piyasa zamları % 60-70 iken Temmuz Zammı’nı % 8,5 ile kapattılar. Maaşlar yolunmuş kuşa dönmüş olarak karşımıza çıktı. Diyoruz ki, bizler görevimizi yaptık, lütfen sizler de görevinizi yapın. Bizleri hayat pahalılığı ve gelen zamlarla yoksulluğa, yokluğa mahkûm etmeyin. Sizler de sosyal devlet olarak bize karşı görevlerinizi yapın!”
“Ülkemiz bugün büyük bir ekonomik krizin ortasında. Aldığımız bu ürünlerin fiyatı dünden bugüne ve yarına farklılık gösterdiğinden alım gücümüz sürekli aşağılara çekildi. Reel değerlerin açlık sınırın altında yaşam mücadelesi içinde kalmamıza neden olmuştur. Günümüzde % 60-80’lerde seyreden gerçek enflasyona karşın % 21’lerdeki enflasyon rakamları açıklanması akılla, adaletle asla bağdaşmıyor. Bu nedenle halkımız ve devletimiz arasında güven ortamı yara alıyor, halkın aklıyla alay edilmiş bir durum oluşuyor. Gerçek enflasyon karşında 4 işleme takla attırarak yayınladığınız verilerle işçilerin, emekçilerin, emeklilerin beli bükülüyor. Bizlerin cebindeki üç kuruşun da erimesini izliyorsunuz. Yapılan, en basit anlamıyla, aldatmaca, görevi suiistimal etmektir. Yaptığınız, bu ülkenin halkını açlığa mahkûm etmektir. Sanayi bölgelerinde ülkenin sığınmacılarına düşük ücret SGK’sız çalışma ve sağlıksız koşullarda çalıştırıp kendi işçinizi işsizliğe ve sefalete terk ettiniz. Ülkemiz emekçisinin, emeklisinin, öğrencisinin aklıyla alay etmenize asla izin vermeyeceğiz. Bu nedenle TÜİK halka hesap vermelidir. İlan ettikleri rakamlar afaki ve yok hükmündedir. ‘’
“Sendikasızlaştırma, toplu sözleşme ve grev haklarının kullanılamaz hale getirilmesi ile genel ücret seviyesi yoksulluk sınırı ile askeri ücret seviyesi arasına sıkıştırılmıştır. Cumhuriyet tarihinin en yüksek işsizlik oranı ile karşı karşıya kaldık. En düşük sigorta primleri ile, en düşük emekli maaşlarına mahkûm edildik. Biz geçinemiyoruz dedikçe işveren de yatırım yapamıyorum dedi. Biz zam istedikçe hükümet de veremiyorum dedi. İyi de, dünyanın ilk on ekonomisi içinde olan Türkiye Cumhuriyeti’nin parası nereye gitti. Emekliler devletin kamburu dediniz, emekli yaşını 65’e yükselttiniz ve çok maaş alıyorsunuz diyerek emekli maaş bağlama oranını % 70’lerden % 30’lara çektiniz.”
“Bizler sustukça haklarımızı yediniz. Artık susmak yok, bükülmek yok, çalışanlar ve emekliler dayanışma içinde aydınlık geleceğimizi tayin edeceğiz. Yaşasın emekçiler, yaşasın emekliler, yaşasın disk, yaşasın Disk Emekli-Sen, yaşasın geleceğe güven!’’